HAYATI KAÇIRMAYANLAR KULÜBÜ KADIKÖY’DE BULUŞTU
Türkiye’de 40 yaş ve üzeri her 4 bayandan biri idrar kaçırma sorunu yaşıyor. Yaşanan bu sorunu konuşmak üzere İstanbul Kadıköy’de Nergis Kumbasar’ın moderatörlüğünde Kontinans Derneği Lideri Prof. Dr. Tufan Tarcan ve idare şurası üyesi Prof. Dr. Oktay Demirkesen konuşmacı olarak katıldığı “İdrar Kaçırmak Bir Problemdir” bahisli bilgilendirme semineri gerçekleşti. Demirkesen idrar kaçırmanın insanların toplumsal ömrünü etkileyen bir hastalık olduğunun altını çizerken, Tarcan ise gerçek ve süratli tedavi için idrar kaçırmanın tipleriyle sebeplerini de denetim etmenin değerine vurgu yaptı.
8 kent daha dolaşılacak
Ülkemizde 3 milyon bayan idrar kaçırma sorunuyla karşı karşıya. İdrar kaçıran bayanları bilgilendirmek ve farkındalık yaratmak maksadıyla 2 yıl evvel “Hayatta kaçırılan anların” öykülerini mevzu alan ve tüm Türkiye ile birlikte kaleme alınan kitap projesinden sonra, Kontinans Derneği, Canped ve Nergis Kumbasar, 2019-2020 yılında değerli bir projeye daha imza atmak için buluştu. Birinci durakları olarak İstanbul’u seçen bu grup 8 kent daha dolaşarak hastalıkla ilgili daha çok beşere ulaşmayı amaçlıyor.
Türkiye’nin en çok tercih edilen mesane pedi markası Canped önderliğinde, idrar kaçırma konusunda değerli çalışmalar gerçekleştiren Kontinans Derneği ve proje temsilcisi ünlü sanatçı Nergis Kumbasar, “Hayatı Kaçırmayanlar Kulübü” projesi için tekrar bir ortaya geldi. Proje kapsamında ağır bir iştirakin gerçekleştiği birinci seminer ise İstanbul’da Kadıköy Belediyesi’nde yapıldı.
Kadıköy Belediyesi Toplumsal Ömür Evi’nin desteklediği ve Kozyatağı Kültür Merkezi Konferans Salonu’nda düzenlenen “İdrar Kaçırmak Bir Problemdir” bahisli bilgilendirme semineri Nergis Kumbasar’ın moderatörlüğünde Kontinans Derneği Lideri Prof. Dr. Tufan Tarcan ve idare heyeti üyesi Prof. Dr. Oktay Demirkesen’in konuşmacı olarak iştirakiyle gerçekleşti.
Sıradaki durak Ankara olacak
Hayatı Kaçırmayanlar Kulübü’nün ikinci durağı ise 15 Ekim tarihinde Ankara’da olacak. Ayrıyeten İstanbul ve Ankara’dan sonra ise Bursa, İzmir, Antalya, Adana, Gaziantep, Erzurum ve Trabzon belediyelerinde de bilgilendirme seminerlerinin düzenleneceği açıklandı. Bilgilendirme seminerleri ile birlikte Nergis Kumbasar sokak röportajları ile mevzuyu daha çok bayana duyurmayı hedefliyor.
İdrar kaçırmanın insanların toplumsal ömrünü etkileyen bir hastalık olduğunun altını çizen Kontinans Derneği İdare Konseyi Üyesi Prof. Dr. Oktay Demirkesen, genel olarak bu hastalığın 40 yaşından sonra bayanlarda daha sık görüldüğünü belirtirken, ileriki yaşlarda ise hem bayanlarda hem de erkeklerde yaşandığını belirtti.
“Hastalar önyargıyla doktora gidiyor”
Bu hastalığın belirtisinin gerisinde çok fazla hastalık da yatabildiğini söz eden Kontinans Derneği Lideri Prof. Dr. Tufan Tarcan, yanlışsız ve süratli tedavi için idrar kaçırmanın tiplerini ve sebeplerini de denetim etmenin kıymetine vurgu yaptı. Hastaların tedavi noktasında ilaç ya da ameliyat ön yargısıyla doktora gittiğine dikkat çeken Tarcan şöyle devam etti: “Nasıl ve ne vakit idrar kaçırıyorsunuz? Ani bir sıkışma hissiyle mi idrar kaçırıyorsunuz? Bunun ismi sıkışma tipi idrar kaçırma. Öksürmeyle, aksırmayla yapılan idrar kaçırma ise gerilim tipi idrar kaçırma diyoruz. Her ikisine de sahipseniz karışık tipte idrar kaçırma. Hiç fark etmeden devamlı damla damla bunun ismi da devamlı tipte idrar kaçırma. Hareket kabiliyetiniz yeterlice azalmış ise hareket zahmeti yaşıyorsanız buna da işlevsel tipi idrar kaçırma diyoruz. Doktorun bunu uygun ayırt etmesi lazım. Hekimler da o yüzden bununla ilgili size ayrıntılı sorular sorarlar. Bazen sorularla da yanıt bulunamayınca testlerle de idrar kaçırmanın hangisi olduğu da ortaya çıkar.”
İdrar kaçırmada hastalığın tiplerinin çok kıymetli olduğunu söyleyen Oktay Demirkesen, “40-50’lerde gerilim tipi idrar kaçırma daha sık yaşanıyor. Daha ilerleyen yaşlarda ise işlevsel tipi idrar kaçırma oluyor her iki tarafta. Hangi sebepten olduğu ayırt edildikten sonra ise tedavi hali belirleniyor.” dedi.
Kahkaha atarken ya da gülerken de idrar kaçırmaları yaşanmasına değinen Tufan Tarcan, “Eğer çocuklarınız 4 yaşını doldurmuş ve hala daha tam kuru değilse bir tabibe başvurması gerekiyor. Saf idrar kaçırmanın önüne bir an evvel geçilmeli. Çocuklarda toplumsal tesirleri olabiliyor. Hatta böbrek yetmezliğine kadar gidebiliyor.” diye konuştu.
“Yürüyüş ve pilatesin müspet tesiri var”
Gebelik devrinin risk faktörü taşıdığına dikkat çeken Demirkesen, “Yürüyüş ve pilatesin idrar kaçırmaya müspet tesiri var. Gerilim tipi idrar kaçırmaya bilhassa yararı olacağını söyleyebiliriz.” açıklamasında bulundu.
Nergis Kumbasar’ın eğitim görmüş bayanların dahi bu rahatsızlığı arkadaşlarıyla konuşmasından rahatsızlık duyduklarını sorması üzerine ise Tufan Tarcan şöyle yanıt verdi: “60 yaşının üzerinde her 3 bayandan 1 adedinde idrar kaçırma sorunu yaşıyor. İdrar kaçıran bayanların yüzde 12’si yalnızca bu sebeple tabibe gidiyor. Spor ve kilo çok kıymetli bu hastalıkta. Fazla kilolardan katiyen kurtulmamız lazım. Ikınma alışkanlığı çok ziyanlı bir alışkanlık. Rahat bir formda dışkılamak bu hastalık açısından çok değerli ilerleyen süreçlerde bu hastalığa yakalanmamak için. Beslenmeye ve sigaraya dikkat etmek gerekiyor. Sigara kesinlikle kesilmeli. Hastalarda tabibe gittiği vakit daha berbat olma korkusu var. Utanmadan çok bu insanları geriye çekiyor doktora gitme konusunda.”
“Bu hastalıkta uzman doktora görünmek büyük kıymet taşıyor”
Yanlış uygulamalar yaşanmaması için mevzunun uzmanı tabiplerle hastaların buluşması gerektiğini belirten Demirkesen, “Yoksa yanlış uygulamalar yaşanabiliyor. Bunlarda hastalarda olumsuz durumların yaşanmasına sebep verebiliyor.” diye konuştu. Oktay Demirkesen kelamlarını şöyle tamamladı: “Birinci sıraya hayat usulü değişikliğini koymak lazım. Sıvı tüketimi, şeker tüketimi bunlar tertibe sokulmalı. İdrar kaçırma tipine nazaran sonra yol ayrımına giriliyor. Çok çeşitli tedavi biçimleri var. Mesane içine yapılacak enjeksiyon. Tedavilerde de çoğunlukla muvaffakiyet oranı ise yüksek. Yaşlar büyüdükçe beden aksaklıkları daha çok ortaya çıkıyor. İdrar yapmayla ilgili hayat kalitesini düşüren sorunlar oluşabiliyor sorun yaşandığı için. Uyku tertibi bozuluyor.” dedi.
